Açıklama
“Felsefe tarihi, insanın batıl inançlardan ve dinin körleştiren inançlarından entelektüel olarak özgürleşmesinin öyküsüydü. Kilisenin dogmalarına meydan okumaya cesaret eden insanların şehitliği yoluyla, bilimin doğuşunu anlatıyordu. Tertullian’ın örneklediği ilk kilise babalarının tavrının aksine, akıl yolunda olan yaşamı yüceltiyordu. Tertullian şöyle demişti: Credo ergo absurdum est. Yani şu demek: Absürt olmalarına rağmen, kilisenin dogmalarına inanıyorum. İlk Hıristiyanların çileciliği ve bu yaşamın sona erişini inkâr etmeleri, Yunanlıların paganlıkları ve şimdiki zamandan zevk alma konusundaki vurguları ile çelişiyordu. Dinin biçimlerinin, öğretilerin ve kiliselerin, milletlerin ve siyasi iktidarların değişimlerine göre nasıl değiştiğini gösteriyordu. Dini inançların hatalarını birbiri ardına ortaya çıkaran fizik, kimya, biyoloji ve jeolojinin başarılarını tarif ediyordu.” Henry C. Link, “Dine Dönüş” isimli eserinde, din için şöyle diyor: “Din; zayıfların sığınağı değil, güçlü olacak olanların silahıdır. Dini, bireyin çevresinin kayıtsız kurbanı olmasından değil, onun efendisi haline gelmesinden geçen saldırgan bir yaşam biçimi olarak görüyorum.”
Okurlara sunmaktan mutluluk duyarız.